sinavmerkezi.org bahis siteleri https://playdotjs.com/ deneme bonusu veren siteler

Albay Talat SARGIN ŞİİRLERİ

Zile Haberleri Yayın: 10 Ekim 2015 - Cumartesi - Güncelleme: 10.10.2015 00:01:00
Editör -
Okuma Süresi: 7 dk.
417 okunma
Takip EtGoogle News

TALAT SARGIN’ın  ÖZGEÇMİŞİ

11/05/1930 tarihinde Tokat/Zile'de doğdu. Babası, [Sağıroğullarından Hacı İbrahim'in oğlu (Şehit)] Hacı Emin Bey. Annesi, (Sağıroğullarmdan Ahmet Ağanın kızı) Lütfiye Hanımdır.

1948 yılında Işıklar Askeri Lisesinden,                              

bahis siteleri

1950 yılında Kara Harp Okulundan,                             

1952 yılında Topçu okulundan mezun oldu.

Meslek programına göre Tekamül kursu dahil çeşitli kurs ve eğitimlere katıldı. Yine muhtelif kıta ve karargahlarda görev aldı.

1967 yılında Genelkurmay Personel Başkanlığı Personel yöne­tim şubesine atandı. 1969 yılında Milli Savunma Bakanlığı Askeri İş Müfettişliği sınavını kazanarak bu göreve atandı. İki yıl sonra M.S.B. İş ve İşçi Münasebetleri Şubesi İş Hukuku Kısım Amirliğine atandı. Daha sonra bu şubenin müdürü oldu. Bu görevi süresince Bern Üniversitesi dahil yurt içinde ve yurt dışında İş Hukuku ve Çalışma hayatı ile ilgili kurs, tetkik ve seminerlere katıldı.

Ordu Yardımlaşma Kurumu Genel Kurulundan seçilerek Denetleme Kurulu Üyeliğine atandı. Üç yıl bu görevde iken Yönetim kurulunun tüm toplantılarına katılarak bilgi birikimimi ve deneyimimi geliştirdi.                                

12 Eylül 1980 de Milli Güvenlik Konseyi, Sosyal Güvenlik - İş ve İşçi İlişkileri Daire Başkanı ve de Komisyon Başkanı olarak atandı.

30 Ağustos 1982 de Albay Rütbesinde kadrosuzluktan emekli oldu.

 

03 Eylül 1982 de Bakanlar Kurulu Kararı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığına atandı.

05 Mayıs 1983 tarihinde bu görevden istifa etti.

1983 Milletvekili seçimlerinde memleketim olan Tokat'tan Milletvekili seçildim. (17. Dönem)

1987 de 18. Dönem seçimlerinde tekrar seçildi. 1991 seçimlerinde adaylığımı koymadı.

İki dönem Milletvekili olduğum sürede Çalışma Hayatı ve Sosyal Güvenlik ile ilgili (Uzak Şark) Çin, Güney Kore Japonya dahil olmak üzere Yurt dışında ve Avrupa'nın muhtelif ülkelerinde inceleme, sempozyum ve seminerlere katıldı. Büyük Millet Meclisi'nde aynı konularla ilgili İhtisas Komisyonunda görev aldı.

Evli, (Eşi, Zile'den Serezli'lerden öğretmen Yakup Bey'in kızıdır.)

İki oğlum olan Talat Sargının. İkisi de Tıp Doktorudur.

 

Emekli Albay Talat Sargın milletvekilliği sırasında Zile’ye en çok yatırım getiren kişi oldu. Zile’de Süreyya Bey Barajını proğrama aldırarak temelinin atılması, Boztepe ve Belpınar Barajlarının sulama kanallarının yapılması, Göletler,  Zile Meslek Yüksek Okulları, Sağlık meslek ve Öğretmen Lisesi, Anadolu Lisesi Lisesi, Tüm İlk okullar ile Ortaokulu binalarının  yeniden yapılması, Turgut Özal Sitesi, Pazar’ın İlçe olması, gibi daha pek çok yatırımın gerçekleşmesinde rol aldı.

Zile’nin İL olması için 150 milletvekili arkadaşı ile birlikte kanun teklifi verdi. Zile’nin İl olması tam gerçekleşeceği sırada Anavatan Partisinde Yıldırım Akbulut ve Mesut Yılmaz arasında ortaya çıkan genel başkanlık yarışı  yüzünden bu teşebbüsü gerçekleşemedi. 

 

40 YILIN HİKAYESİ

 

Atom çağında

Kırk yılda

Zile

Değişti mi gelişti mi diye

Sordum?                        

Kendi Kendime

Yamalı şayak, pırtık mintan

Ve de yırtık kavelle

Anılarda kalmış

Naylon gömlek sentetik pantolon

Bir de kes'le

İki dirhem bir çekirdek olmuşuz

Perlon kazaktan

Elektriği öğrenmişiz

Atımız, eşeğimiz, ineğimiz katığımız

Yok olmuş                                                          «,

Fışkı gübre olmuş

Kağıt torbaya konmuş

Hayal olmuş

On paraya, cep dolusu kırıkçerez      

Duru pekmez, köme, sucuk, pastırma .

Bilen var mı tarhanayı?

Küp dolusu kavurmayı?

Bağda kebap, ya da patlıcan tava

Etin kilosu 250 lira

Uygarlık, Atom çağı ne getirdi?

Zile'ye                                                             

Nerede urgancılar, demirciler, cufalıklar,

Nalbantlar yok olmuş

Oto tamirciliğine sanayi demişiz,

Olmamış                                        

Tarla aynı, verim belli, gelir az

Beton evler yapmışız, televizyon almışız

Borçlanmaya alışmışız

Velhasıl bunalmışız        

Gelişememişiz dostlar,

Kanınca değişmişiz

Hani memleketin kadısı da var

Müftüsü de var diye

Gurbete karşı çıkanlar

Şimdi torunları gurbet ellerde

Ya kırk yıl önce?

Hasan, Hüseyin, Mehmet, Mustafa

İçi saç kılından bir de top bulsak

Komazlar ki mahallede oynasak

Üzüm-elma dönümünde

Eşek yarıştırsak

Yada mektep dönüşünde

Enek oynasak

Bir büyük çıkar karşına

Ya azarlar ya patlatır boynuna

Tüm büyükler haklı

Hepsi birer emmi-dayı

Tatilde dükkana çırakta olsak

Ara sıra

Bizde çıkardık çağla çalmaya

Öğrenince haram ile helali               

Geri atardık bağa,                             

Yola düşmüş cevizleri        

Korkardık cehennemden           

Çekinirdik vebalden                     

4 polis vardı karakolda             

Uyuklayan,

Yaşlı babacan

Tüm kışla bağlarında

Bir Bekdaş emmi

Bir de topuzlu değneği

Şimdi çarşıda

Ağzında sigara, çocuk filinta

Fiyaka satıyor

Özgürlük eğer buysa

Tadını çıkarıyor

Testiler çarpışıyor, kırılıyor, çatlıyor

Yan yana duramıyor

Ne oldu

Emmilere dayılara hepsi suskun

Dedeler babalar küskün

Tutucu diyorlar onlara

Öyle ya                           *

Devir değişmiş

Kimse kimseye karışmaz olmuş

Zile ne oldu?

Dev fabrikalarına yabancılar mı doldu

Düşman mı bastı?

Haşa...

Ta., ecdadımızdan beri bizler

Ve bizden olanlar

Anlaşamaz olmuşuz

Görsek hükmeden devletleri

Kaç dinden kaç ırkdan oluşmuş,

Baksak haritaya Zile nokta kalmış

Okusak belimizdeki silahın

Cebimizdeki çakmağın markasını

Kimler yapmış, kimler satmış?

Birkaç dinden birkaç ırktan

Bir süper devlet olmuş.

Anlasak dünyanın küçüldüğünü

Atom çağında

Ali Veli'ye küsünce,

Kime yarar, kime zarar getirmiş

İnsan oğlu, ta., taş devrinden

Bunca emek bunca gayretin niye               

Biraz huzur biraz mutluluk diye

Çırpınıp durmuşun biteviye  

Bu günde yine aynı özlem değişmeyen

Biz gurbette yorulanlar için de

Tek lokma, tek hırka da olsa memlekette

Ahir ömründe, dostlar arasında

Mutlu olmak

Başucunda yasin okunarak

Huzurlu ölmek

 

Ankara 08/04/1980

 

 

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.